Büyü ve Sihir Gerçek mi?

23 Temmuz 2019 Kapalı Yazar: AykanHoca
سحر تبر نجمة انستغرام الإيرانية... قيد الاعتقال بتهمة الترويج للفساد |  اندبندنت عربية
Kur’an’ı Kerim ve hadisler büyünün var ve gerçek olduğunu insanlara bildirmiştir. Bu fotoğraf, büyü yapılan genç bir kadının yüzünü şeytanların ne hale getirdiğinin bir kanıtıdır. Aykan Hoca

Büyü gerçek mi var mı? İslam’da sihir ve büyü var mıdır? Büyüye inanılır mı? Büyü ve sihrin hakikatı aslı var mıdır? Büyü var mıdır, yok mudur? Büyünün var olduğunun kanıtı nedir? Kur’an’da büyü geçiyor mu?

ZEHRA TASARIM: png besmele arapca yazılar

Büyü Gerçekten Var mı?

Kur’an’da İslam’da Büyü Sihir Var mıdır?

Kur’an’da ve İslam’da büyüden bahsedilir. Ancak yapılması ve yaptırılması büyük günahlardandır. Kur’an’da büyüden bahsedilmesi, büyünün yalnızca var, gerçek ve hak olduğunu belirtmek içindir. İslam’da büyü yoktur. Yapılması yaptırılması büyük günahlardan olan büyünün sihrin islam’da olması düşünülemez.

Kur’an’da; Bakara, A’raf, Yunus, Taha ve Şuara surelerinde, Hz. Musa ile Firavun’un sihirbazları arasında geçen sihirlerden bahsedilir. Hz. Musa’nın sihirbazları, Allah’ın izniyle nasıl alt edip yendiği anlatılır.

Kur’an’ı Kerim’de Büyü Sihir ile ilgili Ayetler

“Süleyman büyü yapıp kâfir olmadı. Fakat şeytanlar kâfir oldular. Çünkü insanlara sihri öğretiyorlardı.” (Bakara sûresi, 102)

Bu sihirlerden, koca ile karısının arasını ayıracak şeyler öğreniyorlardı; fakat Allah’ın izni olmadıkça bununla kimseye zarar vermeleri mümkün değildi. (Bakara,102)

Sihirbazlar hünerlerini gösterince halkın gözlerini büyülediler. ve onları dehşete düşürdüler; hasılı büyük bir sihir gösterdiler.* Biz de Musa’ya “Asanı bırakıver!” diye vahyettik; bir de baktılar ki o onların bütün uydurduklarını yalayıp yutuyor!(A ‘raf;116,117)

Onlar hünerlerini gösterince, Musa, “Sizin bu yaptığınız sihirdir. Muhakkak Allah onu iptal edecektir. Şüphesiz ki Allah müfsidlerin işlerini rast getirmez.(Yunus,81)

Yukarıdaki ayetler, İslam’da büyüden bahseder. Büyü yapanın kafir olacağını, büyüyü, Allah’ın bozacağını, sihirbazların işlerinin rast gitmeyeceğini, Allah’ın izni olmadıkça da büyü ile kimseye zarar verilemeyeceği bildirilir. Kur’an ayetleri, büyünün var ve gerçek olduğunu, peygamberimizde büyü yapmanın Allah’a şirk koşmak olduğunu bize öğretmektedir. Büyü gerçekte var olmasa, Kur’an’ı Kerim, haram sayıp peygamberimiz de büyünün büyük günahlardan olduğunu bize bildirir miydi? O halde büyünün hakikatı vardır ve gerçektir.

İnsanlar büyü ve büyücülüğün sadece islam toplumlarında yapıldığını zannerler. Büyü islama ait bir ritüel ve işlem olarak algılarlar. Bu çok yanlıştır. Büyü islam dışı toplumlarda daha çok yapılmaktadır. Büyücü şeytani cinlerle ilişkide olup onlarla işbirliği içine olan kişidir. Büyücünün dini olmaz.

Şeytanlar vesvese vererek içine girdiği kimseyi Allah’tan ve dinden uzaklaştırmaya çalışırlar. Kişi kendi öz iradesini kullanamaz. Onu şeytanlar yönetmeye başlar. Bu nedenle İslam’da büyü haram ve büyük günah olarak sayılmıştır.

Büyü yapmak ve yaptırmak İslamiyet’e aykırıdır. Gerçekte İslam’ da büyü yoktur. Ne yazık ki kendisini müslüman olarak kabul edenlerin bir kısmı büyü yapmakta ve yaptırmaktadır. Bu durum İslam’da büyü var anlamına gelmez. Büyü yapmak ve yaptırmak, İslamiyet’te şirkten sonraki en büyük günahtır.

Peygamberimize büyük günahlar sorulduğunda: 7 büyük günahı sayarken birinci sırada Allah’a şirk (ortak, eş koşma), ikinci sırada ise büyü yapmayı saymıştır. Bu hadis, büyünün var ve gerçek olduğunun ispatıdır.

Büyü ilk insanın insanın yaratılışından itibaren vardır. Büyü, şeytani cinlerle aldatma ve etkilemedir. Dünyada ilk büyülenen insan Hz. Adem ve Hz. Havva’dır. Büyü, Babil, Asur, Sümer, Hint, Antik Yunan, Antik Mısır, Çin, Japon, Amerika, Avrupa ve Afrika toplumlarının hepsinde yüzyıllarca yapılmış ve halen yapılmaktadır. Büyüye inanmamak bu konuları bilmemekten ileri gelmektedir. Önce bilgi sonra fikir sahibi olmak gerekli değil midir?

Recevoir Numerology Supernatural Guide and Free Psychic Reading - Microsoft  Store fr-LU

Tanıdığım Allah ve Kuran’a,büyü ve cinlere inanmayan ateist bir ailenin 18 yaşındaki oğluna cin musallatı olmuş. Her türlü tedavi yaptırılmış ancak çocukta hiç düzelme olmamış. Babası bana,hocam biz böyle şeylere inanmıyoruz ama oğluma bakar mısınız? dedi.

Çocuğa baktığımda iki tane cinin musallat olduğunu ve onu hükmü altına aldığını gördüm. Çocuğa okuma yaparken anne ve babası da Kur’andan etkilendi ve kasılmaya başladılar. Anladım onların içinde de şeytan var. On beş 20 gün süren okumalar neticesinde hepsini büyüden kurtardım. Anne ve baba “hocam biz hiç bir şey bilmiyormuşuz,gözümüzle görüp yaşadıktan sonra Allah’a, Kur’an’a, büyü ve cinlerin var ve gerçek olduğuna inandık dediler.

Allah teala, insanlara Kur’an’ı göndermemiş olsaydı, kimse bu bilgilere sahip olamazdı. Büyü, cin, musallat, şeytan kavramlarını anlayamazdık. İslam olmayan toplumlarda bugün bile cin kavramı pek kullanılmaz ve onun yerine “ruh” kullanılır. Cinlerle iletişime geçmelerine rağmen ruh ile irtibata geçildiği zannedilir. Kur’an ve hadisler bize bu manevi olayları açıklamıştır.

İnsanlar büyüyü gözleriyle görmedikleri veya büyüyü yaşamadıkları için,kendi düşüncelerine veya başkalarından duyduklarına göre yorum yaparlar.

Sonrada büyü yok,büyüye inanmıyorum derler.Büyüye neye göre inanmıyorsun?Büyü ile ilgili ne kadar bilgin var?Hiç büyülü kişiyle karşılaştın mı?Büyülü insanın ne sıkıntılar çektiğini biliyor musun?

Olan bir şeye yok demek,onun yok olmayacağı anlamına gelmez.

Büyülü kişiler ruhsal, fiziksel ve uykuda önemli sıkıntılar yaşar. Bu insanların üzerine Kur’an okunduğu zaman; beden ,kol, el, ayakları kasılır ağlar veya güler, vücudu ısınır veya üşür, Kur’an dinlemek istemez veya okuyamaz. Üzerine Kur’an okunan veya dinleyen normal bir insanda bu davranışlar olur mu? Mutlaka olmaz. Fakat kendisinde büyü olan insanlar bu durumları yaşarlar. Olumsuz bu hareketleri yapan ve yaptıran, büyülü kişinin içindeki cin şeytanlarıdır. Sıkça yaşadığımız bu olaylar da büyünün var ve gerçek olduğunun kesin bir ispatıdır.

Büyüye İnanılır mı?

Büyüye inanmak| Büyüye İnanmayanlar|Büyüye inanmıyorum|Büyüye Sihre inanılır mı?

Kurân’ı Kerim’de, 2. sure olan Bakara suresinin 102. ayeti büyünün ve sihrin gerçek, var, hakikat olduğunu ve inanılması gerektiğini insanlara açıkça bildirmektedir.

Hadislerde, peygamberimize büyü yapıldığı bildirilmiştir. Kur’an ve hadislerin bildirdiğine göre büyünün sihrin gerçek, hakikat ve var olduğuna kimse itiraz edemez. Var olan büyü ve sihre inanmamak kişiyi dinden çıkarır. Kur’an büyü ve sihir var diyorsa, Kur’an’ın sözüne inanmamak kişinin kendisini bağlar ve inancının sonucuna katlanır.

Kimler Büyüye İnanmaz?

1-Kişi büyülüdür ve içindeki cinler vesvese vererek büyüye inandırmaz: Büyülü kişilerin bir kısmı, kendileri büyülü olduğu için içindeki cin şeytanları ona vesvese vererek büyü diye bir şey olmadığını veya kendisinde bir şey olmadığını vesvese vererek inandırırlar.

Kendi büyüsünün bozulmasına imkan vermediği gibi eşinin de büyü tedavisi olduğuna izin vermez. Ömür boyu büyülü kalırlar ve sıkıntı çekerler.

2-Dine inanmayanlar, büyü, cin gibi şeylerin varlığını çağ dışılık kabul edenler: Bazı kişiler vardır ki, dinlere inanmazlar. Bunu hiç bir insan sorgulayamaz. Allah’la, onun arasındadır. İster inanır ,ister inanmaz. Bu kişilerin en büyük özelliği bilime değer vermeleridir. Bilimle de, dini değerleri karşılaştırmak istemezler. Bu da doğrudur. Ancak, bilimde milyonda bir ihtimal de olsa deney yapmak, araştırmak yok mudur? Elbette vardır. halde kendin, eşin veya yakının sıkıntı çekiyor; tıbbi olarak yardım aldın ve bir netice elde edemedin, başka ihtimalleri de denemen gerekmez mi? Doğru olarak kabul etmediğin yöntem belki fayda sağlayacak, nereden biliyorsun? Bu zamanda büyü, cin yoktur demen ve bunu çağdaşlık olarak düşünmen o zaman yanlış olmayacak mı?

3-Dine inanır fakat yeterli dini bilgilere sahip değildir: İnsanların çoğu dine inanır fakat yeterli bilgilere sahip değildir. Okuma ve araştırma yapmaya alışık değil veya sevmezler. Kulaktan dolma, yalan yanlış bilgileri kabul ederler. Falanca kişi şunu dedi, filanca kimse şöyle söyledi onu kabul ederler.

Müslüman olup da, bir kere bile Kur’an meali veya tefsir okumamış o kadar çok insan var ki! Bu tip müslümanlar büyüye ve cinlere inanmazlar.

Başına veya yakınına cin musallatı veya büyü olayı geldiğinde, bilgisi olmadığından büyüye, cinlere inanmaz. Sonra olmadık şeylerle şifa aramaya çalışırlar.

İnsanların çoğu büyüye inanırlar. Ancak büyü ile ilgili bilgileri bilmezler.

Feseyekfikemullah (Onlara karşı sana ALLAH yeter) Bakara-137

Allah’a, Kur’an’a ve dine inanmayan bir kişinin, büyüye inanmaması normal karşılanabilir. Bu değerlere inanıp da sadece büyüye inanmayana ne demeli? Onlar için de “taklidi iman” sahibi diyebiliriz. Yani inandığı dini incelemeyen, öğrenmeyen, kulaktan dolma bilgilerle inanan kimsedir. Bilmeden kendi kafasına göre düşünmekte ve yorum yapmaktadır. Fikir sahibi olmak için önce bilgi sahibi olunması gerekmez mi?

Allah teala Kur’an’da şöyle buyuruyor:

İşte bu sihirlerden (büyüden),koca ile karısının arasını ayıracak şeyler öğreniyorlardı; fakat Allah’ın izni olmadıkça bununla kimseye zarar vermeleri mümkün değildi. (bakara,102)

Ayetten açıkça anlaşılacağı üzere büyü vardır. Var olan bir şey kimsenin inanıp inanmaması ile yok olmaz. Bunları özellikle dine inanan kişiler için söylüyoruz. Kur’an’ı Kerim’i olduğu gibi kabul etmek zorunluluğu vardır. Şu ayeti beğendim, şunu beğenmedim diyemezsin. Kur’an’ın tek harfini bile kabul etmemek insanı dinden çıkarır. Büyüye inanmıyorum diyenler bir daha düşünsün tehlikeye düşmesinler.

Kur’an bize bildiriyor ki,peygamberlere bile cinler musallat olmuştur:

Kulumuz Eyyubu’da hatırla! Rabbine “Şüphesiz Şeytan bana meşakkat ve elem ile dokundu” diye dert yanmıştı! (Sad;41)

Böylece biz her peygambere insan ve cinin şeytanlarını düşman kılmışızdır. Bunlar aldatmak için birbirlerine lafın yaldızlısını telkin eder dururlar .Eğer Rabbin dileseydi bunu yapamazlardı.(En’am;112)

Ayrıca,Kur’an’da; A’raf,Yunus,Taha ve Şuara surelerinde Hz. Musa ile büyücülerin arasında geçen olaylar anlatılmıştır.

Büyünün var olduğu ayetlerle ve hadislerle sabittir.
Aykan Hoca 0535 416 19 21

Ayetler, hadisler ve kendi büyü bozma çalışmalarımız, bu çalışmaları yaparken izleyenler büyünün kesin olarak var olduğunun ispatıdır. Büyüye ister inan ister inanma, kendinden başka kimseye zararı olmaz. Fakat ailene zarar verebilirsin.

Genç bir kız telefonda; kendisine büyü yapıldığını, anne ve babasının namaz kılmasına, dini ibadetlerini yapmasına rağmen büyüye inanmadıklarını anlattı. Kendisine de büyü bozdurmak için izin vermediklerini söyledi.

İşte bu müslümanların hiç okumadıklarını, öğrenmediklerini gösteren bir durumdur. Müslüman olarak, hiç Kur’an meali veya tefsiri okumadın mı?Allah sana neler bildirmiş, merak etmedin mi? işte durumumuz bu!

Telefonla bir kadın arıyor: “Hocam, üzerimde büyü olduğunu biliyorum ve çok sıkıntı çekiyorum Fakat eşim büyüye inanmıyor, büyü yok diyor ve beni büyüden kurtulmam için hocaya götürmüyor, gitmeme de izin vermiyor. Ne yapmalıyım?

Sen, büyünün olmadığını, neye göre büyüye inanmadığını nasıl açıklayacaksın? Bu konuda bilgin, ilmin var mı? Tabi ki de yok! Eşin bu kadar sıkıntı çekiyorum diye yalan mı söylüyor? Kafana göre teşhis koyuyorsun? Karına yazık değil mi? Kendi başına gelse öyle mi düşüneceksin?

Bu tip insanlar yüzünden eşine ve çocuklarına eziyet çektiren o kadar çok hikaye dinledim ki.

Bazıları da var ki gözünle gördüğü halde büyüye inanmıyor.anlaşılması mümkün değil bu insanların.

Geçmiş yıllarda karı koca geldi ve kadın büyülü.Kadını okumaya aldım kısa bir süre sonra kendinden geçti,vücudu kasılmaya,ağlamaya başladı. Bizi izleyen kocası başını sallıyor,büyüye inanmadığını ima ediyordu.

Adama döndüm ve sordum:

-Neden başını sallıyorsun?

-Büyüye inanmıyorum!

-Eşinin halini görmüyor musun?Ağlıyor,kasılıyor,kendinden geçiyor!

-Görüyorum ama büyüye inanmıyorum!

Adama gerekli şeyleri söyledim. Burada açıklamak istemiyorum. O anda aklıma Peygamberimiz zamanındaki münafıklar geldi. peygamberimizi ve mucizelerini gördükleri halde inanmıyorlardı. Peygambere bile inanmayan insan bize mi inanacak? dedim içimden, Allah bunlara bazı şeyleri nasip etmemiş olarak yorumladım.